18 Dec Hayvan Taşımacılığı

Evcil Hayvan Taşımacılığı

Nedendir bilmiyorum konu evcil hayvanların ülke içi veya dışı seyahatleri olunca internette veya çevrede inanılmaz bir bilgi kirliliği meydana çıkıyor. Bunu kendi köpeğim Ori’yi, İspanya’ ya götürmek istediğimde farketmiştim. Neyseki bu olayı önceden araştırdığım için pek bir sorunla karşı karşıya kalmadım. Böyle söylememin nedeni eğer bir evcil hayvanınızı başka bir ülkeye götürmek istiyorsanız bu işe minimum 4 ay önceden başlamanız gerekiyor. Bu işin en zor kısmı ülkeden ülkeye değişkenlik göstermesi ve hayvanın türüne göre izin alınması bile gerekebiliyor. Aşağıda başımdan geçenleri arkadaşlarımın deneyimleri ile derleyip evcil hayvan taşımacılığı için neler gerektiğini elimden geldiğince anlattım.

Kuduz Titre Testi

Bazı ülkeler veya bölgeler, özellikle Amerika ve Avrupa için en önemli şey taşınan hayvanın kuduz hastalığı olup olmamasıdır. Bazı bölgelerde bu hastalık artık bulunmadığı için bu konudaki kontroller çok sıkıdır. Evcil hayvanınızın 30-40 gün karantinada beklemetilme ihtimali vardır. Bu yüzden yapılması gereken en önemli şey kuduz aşısı, diğer aşılar ve kuduz titre testidir. Kuduz aşısı olan hayvanın bağışıklık kazanıp kazanmadığını ölçen testtir bu. Aşı yapıldıktan minimum 1 ay sonra bu testi yaptırabiliyorsunuz. Yani aşıdan 1 ay sonra ama 12 aydan önce yaptırılması gerekiyor.  Yurtdışına kısa sureli cikiyorsanız ( 1 sene icerisinde Türkiye’ye geri dönecekseniz) gideceğiniz ülke titrasyon testi istemese bile bunu yaptırmanız lazım çünkü Türkiye gümrükte hayvan için bu testi soruyor. Yalnız testin geçerlilik suresi sadece 1 yil. Bu yüzden 1 yıldan uzun kalacakların yaptirmasina gerek yok eğer gittiği ülke bu testi istemiyorsa. Benim bir arkadaşım Kamboçya’ ya gidiyordu oranın gümrüğünde istemiyorlardı o iki kedisine yaptırmadı mesela.

ÇİP

Yalnız bu testi yaptırmadan önce size tavsiyem evcil hayvanınıza kimlik numarası niteliği taşıyan çip taktırmanızdır. Çünkü bu testi sadece çipli hayvanlara yapıyorlar. Zaten orada doldurduğunuz formda çip numarası sorulmaktadır. Ayrıca varış ülkesi ne olursa olsun çip her şekilde isteniyor. Evcil hayvanınıza yerleştirilen bu çip hava alanlarında dedektörle okutulup evraklardaki bahsi geçen hayvan ile getirilen hayvanın aynı hayvan olduğunu teyid etmek amaçlıdır.  Çip taktırma konusunda veterinize danışın onlar size yardımcı olacaklardır. Yanlış hatırlamıyorsam ben 30$ vermiştim (2016 yılı için). Çip taktırdığınız zaman size bir çok yapıştırma veriyorlar onları boşa harcamayın çünkü gittiğiniz ülkede pasaport veya karne çıkaracaksanız orada lazım olacak.

TEST YERİ

Evcil hayvanınızın aşıları tamamlandıktan ve çipi takıldıktan sonra bir sonraki adım bahsettiğim kuduz titre testi. Bunun için veterinize evcil hayvanınızın kan serumunu hazırlamasını rica edin. Bazı veterinerler kendileri sizin için kan serumunu kuduz testinin yapıldığı Ankara Etlikteki Veteriner Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü‘ne

gönderiyor. Benim zamanım vardı kendim götürmüştüm. Kan serumu, strafor kutu (balıkçılardan temin edebilirsiniz) içinde buz aküsü(eczanelerden temin edebilirsiniz) ile gerekli koşullarda Veteriner Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü ulaştırılması gerekiyor. Size tavsiyem, Salı günleri test yapıyorlar o yüzden Salı sabahtan veterinere hayvanınızı götürmenizdir. Ben aynı gün gittim. Kan serumu ayni gün gitmeyebilir ama soğuk tutulması gerekiyor. Şehir dışından gidecekse soğuk zincir ile gönderilebiliniyor ama kargo sirketleri biyolojik madde olduğu icin sorun çıkarıyor. Dolayisiyla genelde hayvan sahibinin şahsen götürmesi gerekiyor.

Kuduz titre testi icin gereken şeyler; aşı karnesi (orada fotokopi cekiyorlar), doldurmanız gereken bir form var (orada veriyorlar), cip numarasına burada ihtiyaciniz oluyor ve 300TL test ücreti (2016 için). Kurumdaki insanlar da cok yardımcı oluyorlar. Girişteki güvenlik dahil herkes sizi nazik şekilde yönlendiriyor. Bu arada testin geçerlilik süresi 1 yıl ama bir kere yaptırıncaca senelik kuduz aşısını tekrarlamak yeterli oluyor böylelikle testin süresi uzuyor. Bu testin sonucu yaklaşık 1 ay sonra geliyor ve 3 ay sonra da evcil hayanınız ülke dışına çıkabiliyor. Konunun başında bu işe min. 4 ay önceden başlamanız gerekiyor dememin nedeni buydu.

PASAPORT

Evcil hayvanınızı Türkiye’den bir Avrupa ülkesine taşıyorsanız AB pasaportuna ihtiyacınız yok sertifikaya ihtiyacınız var. Çünkü Türkiye, Avrupa birliğinde değil. Hava alanında bunu sorabilirler kesinlikle cahilliklerinden soruyorlar. Konunun başında dedigim gibi çok fazla bilgi kirliliği var ve sinirlerinizi bozabilirler. Eğer hayvanınız Avrupa’dan geliyorsa ya da geldiyse pasaportu olması gerekiyor fakat Türkiye’den Avrupa ülkesine ilk kez çıkıyorsa İl Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan aldığınız sertifika yeterli. Bu kurumdaki insanlar da gayet yardımcı oluyorlar. Bir arkadaşım iki kedisini İspanya’ya taşımak için pasaport aldı ama veterineri hangi yetki ile AB üyesi olmayan bir ülkede AB pasaportu verebildi bilmiyorum üzerine de gitmedim açıkcası. Eğer hayvanınızı AB dışında başka bir ülkeye taşıyorsanız pasaporta ihtiyacınız var (bu veterinerlerden ücretsiz ya da 10tl karşılığı alınabiliniyor) ve o ülkenin gümrük kurallarını araştırmanızı tavsiye ederim.

İL GIDA TARIM ve HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ

Ülke dışına çıkmadan  (köpekler için) önce iç dış parazit yaptırmanız gerekiyor ve sonrasında İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’ ne, titre testi ile gidip hayvanınız için sertifika almanız gerekiyor. Seyahatimize 48 saat kala iç dış parazit yaptirdiktan (Kediler icin cikmadan once yapilan parazit 10 gün öncesine kadar kabul ediliyor) 24 saat sonra İl Tarım ve Hayvanılık Müdürlüğü’ ne Sertifika almaya köpeğimle birlikte gittim. Yaklasik 150TL (2016 için) ödedikten ve gerekli belgeleri verdikten sonra sertifikayı da aldım. Bu sertifika hayvanınızın pasaportu niteliğindeki belgedir, AB ülkelerine giriş için. Daha önce dediğim gibi AB dışında bir ülkeye gidiliyorsa o ülkenin gümrük kuralları araştırılmalı.

ÖZEL CİNSLER

Türkiye’ ye özel dört cins var, kangal ve kargaburun kopekleri ile Van ve Ankara kedileri. Bu cinslerin kırması dahi olsa mutlaka İl Gıda Tarım ve Hayvancilik Müdürlüğüne gidilip yaklasik 200 TL ödenip özel bir veteriner kurulundan yurtdışına cıkış icin onay alınması gerekiyor. Bu tamamen genlerin kopyalanması ya da hayvanların damızlık kullanımlarını engellemek için. Önceden arayıp randevu alınması lazım.

KAFES

Kafes konusuna gelince; aldığınız kafes IATA kurallarına uygun bir kafes olmalı, (köpekler için) hayvan içinde kendi etrafında dönebilmeli ve oturduğu zaman başının üstü tavana değmemeli. Uygun kafesi almak da ayrı bir sorun. Benim köpeğim labrador pointer karışımıdır ve ilk başta yanlış kafes aldım ve daha sonra onu değiştirmek zorunda kaldım. Çünkü benim köpeğim 1 yaşından küçüktü ve düşündüğümden daha fazla büyüdü.

BELEDİYE’YE KAYIT

Bu arada sonradan biraz gereksiz olduğunu düşündüm ki Belediye’ye de kayıt yaptırmıştım. Ama en azından köpeğimin bana ait olduğunu gösteren bir belgeydi ve 20TL tutmuştu (2016 için). Diğer yandan kedilerini Kamboçya’ ya götüren arkadaşım Belediye’den aldığı belgede iki kedi icin tek belge düzenlemişler (yani bütün cip, cins belgeleri tek bir dökümanda birlike hazırlanmış) Tayland’da aktarma sırasında baya sıkıntı olmuş. Bu yüzden hem her hayvan için ayrı belge talep edilmesi ve hem de ne olur ne olmaz diye belgeyi çıkartmak iyi olacaktır.

UÇAK BİLETİ, REZERVASYON ve AKTARMA

Seyahat tarihiniz belli olunca uçak biletinizi aldıktan sonra firma ile iletişime geçip evcil hayranınız icin önceden rezervasyon yaptırmanız gerek. Ödeyeceğiniz tutar firmadan firmaya, hayvanın kilosuna göre değişiyor. Kendi biletim 220€ Ori’nin taşıma ücreti 150€ tutmuştu. 8kg’ın üzerinde olduğu için bizimle de seyahat edemedi. Uçakta özel bir bölümde gitti. Bu arada iki hayvan ile seyahatte kabine alınabilecek boyuttaysa (kutu ile 8kg) kişi başı tek hayvan taşınabiliniyor. Aktarma yapılacaksa aktarma yapılan ülkede mutlaka “animal control“e gidilmesi gerektigini ve ordan bazı belgeler daha alınması gerektiğini unutmayın ve araştırın.

Gün gelip çatmıştı bir gün öncesinde veterinere gidip sakinleştirici de aldım. Tam olarak uyutan bir şey olmasa da uçakta yaşayacakları için çok heyecan yapmasın diye 8 saat kendisini iyi hissettirecek bir yatıştırıcıydı. Seçebildiğim en kısa yolculuk 6 saatlikti ama erken vermemiz gerekiyordu Ori’yi, valizler gibi. Kendi eşyalarımdan ve sevdiği oyuncaklardan da kafesine koymayı ihmal etmedim.

Hayatımdaki en stressli yolculuktu herhalde hosteslere havalandırmayı açmayı hatırlamıştım vs.. Çünkü internette yaşanan bir çok kötü haber vardı. Tabiki düşük bir ihtimal herhangi kötü bir şey yaşamamız ama bu tarz konularda şansıma pek güvendiğim söylenemez.

6  saatlik Istanbul aktarmalı yolculuğumuzdan sonra aylarca uğraştığımız o ana gelmiştik. İspanya gümrüğünde çipi okuttular, numarayı  kontrol ettiler, evraklara baktılar ve Ori geçti!

Size son bir tavsiyem bütün makbuzlarınızı saklamanızdır. Umarım size yardımcı olan bir yazı olmuştur. Ayrıca evcil hayvanını yurtdışına gidiyorum, taşınıyorum diye ortada bırakmayıp sahip çıktığınız için teşekkürler!

Ayrıca Kuğulu Veteriner‘in iyi kalpli çalışanlarına, İrem Hernandez‘ e ve Nil Öncü‘ ye yardımları için teşekkür ederim.